Amsterdam Gezilecek Yerler

Benelüx turumun son ayağı olan, Avrupa’nın en popüler gezi destinasyonlarından Amsterdam’a gelmişti sıra. Bu yazımda Amsterdam Gezilecek Yerler, Amsterdam Gece Hayatı, Amsterdam’a Ne Zaman Gidilir, Amsterdam’dan Ne Alınır, Amsterdam Kaç Günde Gezilir ve Amsterdam Card fiyatları gibi konularla ilgili kendi izlenimlerimden bahsetmeye çalışacağım.

Ocak ayında gittiğim Amsterdam’da hava inanılmaz soğuktu ama o bölgede gezdiğim diğer ülkelerde de aynı durum söz konusu olduğundan buna alışmıştım. Şanslıydım ki, bu süre içinde herhangi bir yağışla karşılaşmadım.

Amsterdam Nerede ?

Amsterdam, Hollanda’nın başkentidir ve ülkenin batısında yer alır. Sahip oldığu 1500’den fazla kanal dolayısıyla Kuzey’in Venedik’i olarak adlandırılan Amsterdam, aynı zamanda Hollanda’nın ekonomi ve kültür merkezidiru

Amsterdam’a yakın sayılabilecek şehirlere bakarsak ;

Köln – Amsterdam arası 260 km’dir ve arabayla yaklaşık 2,5 saat sürer.

Paris – Amsterdam arası 512 km’dir ve arabayla yaklaşık 5,5 saat sürer.

Amsterdam Brüksel arası yaklaşık 210 km’dir ve arabayla 2 saat 20 dakika sürer.

Amsterdam – Rotterdam arası ise yaklaşık 80 km’dir ve arabayla ortalama 1 saat sürer.

Amsterdam’a Nasıl Gidilir ?

Amsterdam’a uçak ile gitmenin yanı sıra civardaki ülkelerden otobüs ve tren yoluyla da gidilebiliyor.

Örneğin, Flixbus ile Paris’ten Amsterdam’a, saatlere göre fiyat farklılığı olsa da, 25 ila 70 Euro arasında 8 saatte ulaşmak mümkün.

Yine, Flixbus ile Brüksel’den Amsterdam’a ortalama 20-25 Euro tutuyor. Gece otobüsüne binerseniz 12 Euro civarına bilet bulabilirsiniz.

Diğer yandan, Thalys hızlı trenleriyle Paris’ten Amsterdam’a ortalama 3 saatte ulaşabilirsiniz. Bilet fiyatları sezona ve saate göre değişmekle beraber 50-60 Euro ila 120-130 Euro arasında seyrediyor.

İstanbul – Amsterdam uçak bileti ise örneğin Kasım 2020 için gidiş-dönüş 1.200 TL civarı bir fiyata bulunabilir.

Eğer konakladığınız yer Hoofddorp gibi şehir merkezinin biraz dışında bir yerdeyse, o zaman banliyö trenleriyle yarım saat süren yolculuktan sonra şehir merkezindeki Amsterdam Centraal Tren İstasyonu‘na varabilirsiniz.

Schiphol Havalimanı’ndan şehir merkezine ise her 10 dakikada bir kalkan trenlerle gidilebiliyor.

Amsterdam Hava Durumu ve İklimi

Her ne kadar kışları gayet soğuk olsa da, Amsterdam tüm yıl boyunca ziyaret edilebilecek bir yer. Mesela, benim gittiğim Ocak ayında hava çok soğuktu ve kar yağışına da denk gelmiştim. Kanalların çoğu da donmuş vaziyetteydi.

Amsterdam’da en soğuk mevsim Ocak ve Şubat ayları. Bu dönemde sıcaklık eksinin de altına düşüyor. Temmuz – Ağustos dönemi ise en sıcak aylar. En sıcak derken yine de 30 dereceyi bile bulmuyor.

Ama hani, bazı yerler için her mevsim güzel derler ya, işte bu tanım Amsterdam için de geçerli. O yüzden, Amsterdam için ucuz uçak bileti bulduğunuz ancak basın gidin, derim.

Amsterdam 3 X Anlamı Nedir ?

Amsterdam’da birçok yerde görebileceğiniz 3 X yani “XXX” sembolünün anlamı şu : Bir X ülkeyi yangından, bir X selden ve bir X ise vebadan koruduğuna inanıldığı için sembol olarak XXX seçilmiş. Yaygın kanının aksine bu XXX sembolünün Red Light District ile bir alakası yok.

XXX sembolünün hikayesi ise şu: M.S 1. yüzyılda X şeklinde bir çarmıha gerilerek öldürülen St. Andrew isimli bir balıkçıdan sonra, 1505 yılına kadar bir balıkçı kasabası olan Amsterdam’da, insanlar da bunu kendilerine uygun bir sembol olarak seçmişler ve o tarihe kadar tüm balıkçı teknelerinde bu sembolün yer aldığı bayrak dalgalanırmış.

I Amsterdam Card Nedir ?

“I Amsterdam Card”, birçok önemli müzeye, kanal turları gibi çeşitli şehir atraksiyonlarına ve toplu taşıma araçlarına ücretsiz erişim sağlayan bir şehir kartıdır. Hem zamandan hem de harcamalardan tasarruf etmek için Amsterdam gezisine çıkmadan önce mutlaka I Amsterdam Card alınmasını tavsiye ederim.

Amsterdam Card Fiyatları Nedir?

I Amsterdam Card fiyatları 2020 yılı için şu şekilde :

• 24 saatlik : 65 Euro
• 48 saatlik : 85 Euro
• 72 saatlik : 105 Euro
• 96 saatlik : 120 Euro
• 120 saatlik : 130 Euro

Yukarıdaki resimde, kar fırtınasına yakalandığımdan dolayı hem ısınmak hem de kahve içmek üzere bir kafeye girmiştim.

Amsterdam Card Nasıl Alınır ?

Amsterdam Card almak çok kolay. Resmi sitesinden online olarak sipariş verip Amsterdam Schiphol Havalimanı’ndan veya şehir merkezindeki I Amsterdam Card satış noktalarından herhangi bir ek ücret ödemeden alabilirsiniz.

Eğer Amsterdam’da kalacağınız otele veya ikamet adresinize gönderilmesini isterseniz, onun için ekstra kargo ücreti çıkıyor.

Amsterdam Gezilecek Yerler

Bu bölümde Amsterdam’da gezilecek yerler, giriş ücretleri ve ziyaret saatleri gibi konularda bilgiler vermeye çalışacağım.

Van Gogh Museum

Şehir merkezinden 2 numaralı tramvaya binerek Van Gogh Müzesi’ne ulaştım. Bunun dışında 5 ve 12 no.lu tramvaylar ile 347 ve 357 no.lu otobüslerle de şehir merkezinden buraya ulaşılabiliyor.

Dört katlı olan bu müzede Van Gogh’un eserleri, Hollanda’nın yanı sıra Antwerp, Paris, Arles, Saint-Rémy ve Auvers-sur-Oise gibi hayatının belli dönemlerinin geçtiği yerlere göre sınıflandırılmış.

Resim ve tablolarla ilgili entellektüel düzeyde bilgim olmasa da, inanılmaz derinlikte yapılmış birçok tabloya hayran kaldığımı itiraf etmeliyim. Kendi objektifimden birçok fotoğrafı paylaşmak isterdim; ama maalesef içeride resim çekmek yasak.

İki saatten fazla zaman harcadığım bu müzenin giriş katında ise hediyelik eşya satan bir dükkan var. Her kesime hitap eden birçok şey bulabilirsiniz burada. Ben, üzerinde Van Gogh’un tabloları olan ve sekizli paket içindeki magnetlerden aldım.

Normalde Van Gogh Müzesi giriş ücreti 19 Euro, ancak Amsterdam Kartım olduğu için ücretsiz girdim. Son olarak, girişte sırt çantalarınızı vestiyere bırakmanız gerektiğini de belirteyim.

Van Gogh Müzesi’ni online gezmek de mümkün. Bunun için Van Gogh Müzesi’nin resmi Youtube Kanalı’na 4K Tour listesine bakabilirsiniz.

Rijksmuseum

Museumplein bölgesinde yer alan Rijksmuseum, önemli sanat koleksiyonlarına sahip Amsterdam’daki en önemli müzelerden. Müzede aynı zamanda 15. ve 19. yüzyıllar arasında Kraliyet Ailesi’ne ait 5.000 civarı tablo bulunuyor.

Rijksmuseum’daki önemli eserler ise şunlar :

✔️ Rembrandt Gece Devriyesi (Rembrandt’s Night Watch) : 1650 yılına ait bu tablo 12. odada bulunuyor. Resimde Yüzbaşı Frans Banning Cocq ve Teğmen Willem van Ruytenburch’un birliklerinin yürüyüşü resmedilmiş.

✔️ The Merry Drinker : Frans Hals’in eserlerinin sergilendiği 7. odada bulunan bu eserde elinde içki bardağı olan mutlu bir adam resmedilmiş.

✔️ Kitchen Maid : Ressam Jan Vermeer’in eserlerinin sergilendiği 10. odada bulunuyor. Bu tabloda mutfakta bulunan ve bir kaba sür boşaltan bir kız resmedilmiş.

✔️ Delftware Pottery : Üretim merkezi önceleri Hollanda’nın Delft şehri olan, çoğunlukla mavi-beyaz renkli seramiklerin yer aldığı bölümdür. 5. odada bulunur.

✔️ Rembrandt Odaları : Hollanda’nın Altın Çağı olarak bilinen 17. yüzyılın en önemli ressamlarından Rembrandt’a ait eserlerin çoğunlukla yer aldığı 8. ve 9. odalardır. Buradaki en önemli eserlerden biri 1665 yılına ait The Jewish Bride adlı tablosu.

Rijksmuseum giriş ücreti internetten alınırsa 19 Euro, normal gişeden alırsanız 20 Euro. Şunu da eklemem gerekir ki Amsterdam Card burada geçerli değil ve fast track imkanı da sağlamıyor. Normal sırada beklemek gerekiyor. Müzenin ziyaret saatleri ise 09:00-17:00 saatleri arası.

Dam Meydanı

Amsterdam’da birçok etkinliğin yapıldığı şehrin ana merkezi ve buluşma noktasıdır diyebilirim.

Dam Meydanı’nda aynı zamanda II. Dünya Savaşı’nda ölenlerin anısına yapılmış bir Ulusal Anıt bulunuyor.

Amsterdam Kanal Turu

Venedik‘ten fazla kanala sahip olan Amsterdam’da, kanal turu yapmak olmazsa olmaz aktivitelerden. Yukarıda da dediğim gibi Amsterdam için her mevsimin kendine göre bir güzelliği var. Ancak, kışın nehirde oluşan buz tabakası kırılamayacak düzeydeyse bu turu yapamama ihtimaliniz de var.

Ben ise önceden belirlediğim gibi, ilk iş olarak kanal turu yapmak üzere Centraal Station’ın karşısındaki “Holland International”ı tercih ettim.

Amsterdam Kanal Turu’nun normal fiyatı 15 Euro, ancak öncesinde Amsterdam Card aldığımdan kanal turu için herhangi bir ücret ödemedim.

Tur yaklaşık 1 saat sürdü ve civardaki bir çok kanaldan, donan sulardaki buzları kırarak geçtik. Neredeyse bütün kanallar hemen hemen aynıydı ancak yine de karşılaşılan manzaralar olağanüstüydü.

Farklı kanallardan geçtiğinizde görebilecekleriniz, kanal kenarlarındaki prefabrik evler, Amsterdam’ın meşhur binaları, kanal üzerindeki köprüler, Munt Kulesi ve tabi benim gibi kışın giderseniz donmuş vaziyetteki kanalın üzerinde keyif yapan kuşlar.

Red Light District (Kırmızı Fener Mahallesi)

Amsterdam’a özgürlükler şehri denmesinin ilk nedenlerinden biri de seksin yasal ve serbest olması. En popüler olanı “De Wallen” bölgesinde yer alan Red Light District’te yasalarla güvence altına alınan hayat kadınları, kapılarında kırımızı ışıkların yandığı küçük camekan vitrinlerde etkileyici danslar yaparak müşteri çekmeye çalışıyor.

Burası ilk bakışta sadece erkeklerin gezmesine uygun olarak görülse de aileler dahi bu dar sokaklarda cirit atabiliyor. Kısacası Red Light District, soğuk kış günlerinde insanın içi gerçekten ısıtan cinsten 🙂

Şunu da belirtmek gerekiyor ki fotoğraf çekmek kesinlikle yasak. Aksi durumda kameranıza el koyulabiliyor ya da duyduğum kadarıyla yerel idare altındaki görevliler sizi yakalayabiliyor.

Red Light’ta olay şu şekilde işliyor: Beğendiğiniz hatunun kapısını tıkırdatıp pazarlık yapıyorsunuz, sizi kabul ederse işinizi görüp çıkıyorsunuz. Yalnız burada çalışan kadınların büyük çoğunluğu Balkan & Slav karışımıydı.

Red Light District fiyatları, 15-20 dakikalık seks için 50 Euro’dan başlıyor. Girmeden önce kapıda pazarlık yapıyorsunuz.

Bunun yanında kırmızı ışık yanan yerlerin yerine mavi ışık yananlara da dikkat..Bunlar daha farklı hizmet veren yerler..Aman bir yanlışlık olmasın sakın 🙂

Vondelpark

New York’ta Central Park, Londra’da Hyde Park neyse Amsterdam’da da Vondelpark odur. Özellikle güneşli bir günde, insanlar buraya kitap okumak, yürüyüş yapmak, bisiklete binmek ve piknik yapmak için geliyor. Hafta sonları bazen açık hava partileri de oluyor.

Burada, amaçsızca dolaşmak bile insana huzur veriyor. Bu arada, Vondelpark’a giriş ücretsiz.

Begijnhof

14. yüzyıla tarihlenen bu yapı kompleksinde rahibe hayatı yaşayan kadınlar bulunuyormuş. Mimari açıdan Amsterdam’ın en güzel yerlerinden biri olan bu komplekste, Begijnhof Şapeli, Engelse Kerk (İngiliz Kilisesi) ve 1465 yılına tarihlenen ve Hollanda’da ayakta kalan en eski ahşap ev olduğuna inanılan Houten Huise (Ahşap Ev) bulunuyor.

Beginjhof için giriş ücreti bulunmamakla birlikte ziyaret saatleri 09:00-17:00 arası.

Oude Kerk (Eski Kilise)

1306 yılında inşa edilen Oude Kerk, Amsterdam’daki en eski yapıdır ve Red Light District sınırları içerisinde kalır.

Oude Kerk normal giriş ücreti 12 Euro, ancak Amsterdam Card ile ücretsiz girebilirsiniz. Ziyaret saatleri 11:00 – 17:00 olmakla birlikte ilave olarak Perşembe ve Cuma günleri ayrıca 18:00-20:00 saatleri arasıdır. Pazar günleri ise 13:00-17:00 saatlerinde gezilebilir.

Nieuwe Kerk (Yeni Kilise)

İsminin “Yeni Kilise” olması sizi yanıltmasın. Çünkü bu kilise, Oude Kerk’ten sadece 102 yıl sonra, 1408 yılında inşa edilmiş.

Yeni Kilise’de eski zamanlarda taç giyme törenleri ve kraliyet düğünleri yapılırmış. Günümüzde ise kilisede fonksiyonundan ziyade çeşitli multimedia sergiler ve kilise orgu ile konserler veriliyor.

Son olarak, Nieuwe Kerk giriş ücreti 10 Euro, ancak Amsterdam Kart ile ücretsiz girilebiliyor.

Kraliyet Sarayı

Şehrin merkezi olan Dam Meydanı’nda bulunan Kraliyet Sarayı, 1665 yılında ilk olarak belediye binası olarak inşa edilmiş. 1808 yılında ise Napoleon Bonaparte’ın kardeşi Kral Louis tarafından Kraliyet Sarayı haline getirilmiş.

Günümüzde burada Kraliçe Beatrix yaşıyor. Kraliçe’nin sarayda olmadığı zamanlarda içerisi ziyaret edilebiliyor.

Sarayı’nın içerisinde 19. yüzyıl Kraliyet Hanedanı’na ait mobilyalar, çeşitli tablolar ve gayet ilgi çekici avizeler bulunuyor.

Amsterdam Kraliyet Sarayı’na giriş ücreti 10 Euro ve biletlerin internet üzerinden alınması zorunlu. Sarayın resmi sitesinden alabilirsiniz.

Centraal Station

Centraal Station, Amsterdam’ın merkez tren istasyonudur. 1889 yılında suni bir ada üzerine inşa edilmiş.

Dış görünüşü gerçekten etkileyici olan gar binası, dikkat ettiyseniz Rijksmuseum ile benzerlik gösteriyor. İki binanın da dizaynı aynı mimar tarafından yapılması aslında bu benzerliğin cevabını bizlere vermiş oluyor.

Diamant (Elmas) Müzesi

Amsterdam Card’ın geçerli olduğu ve Van Gogh müzesine çok yakın olan Diamant (Elmas) Müzesi’ne gittim ama buraya gitmesem de olurmuş. Adından da anlaşılacağı elmas, yüzük gibi tıngırtıların bulunduğu bir yer. Kısacası fazla bir beklentiniz olmasın.

I Amsterdam Yazısı

Amsterdam’ın popüler bir diğer atraksiyonu da “I Amsterdam” yazısı önünde fotoğraf çektirebilmek. Şu an Schiphol Havalimanı ile Sloterplas’ta bulunan “I Amsterdam” yazısı önünde resim çekilmek kalabalık çok olduğunu için kolay değil.

Etrafta birçok amele turist olduğundan çektiğim hiçbir resim işe yaramadı. En son ayrılırken sade bir tane yakalayabilmiştim.

Amsterdam Tarih Müzesi

Museumplein’da biraz dolandıktan sonra Amsterdam Tarih Müzesi’ne gittim. Bu müzede, Amsterdam şehri kuruluşundan bugüne kronolojik bir şekilde anlatılmış. Ayrıca Amsterdam’a özgü eski ev maketleri ile dini nesneler de sergilenen diğer eserlerden.

Amsterdam Tarih Müzesi’ne giriş ücreti 15 Euro, ancak Amsterdam Card ile ücretsiz. Açıkçası zamanınız varsa ve asıl gezilecek yerleri gezmişseniz gidebilirsiniz. Şahsen müzeleri normalde seven biri olarak, burada fazla ilgimi çeken bir şeyin olmadığını söyleyebilirim.

Madame Tussauds Müzesi

Dünya’nın pek çok yerinde bulunan Madame Tussauds Müzesi’nde Kraliyet Ailesi, siyasetçiler, ressamlar ve çeşitli pop yıldızlarının balmumundan yapılmış heykelleri bulunuyor. Şahsen bu tür müzeler bana pek ilgi çekici gelmediğinden gidilmesini tavsiye etmiyorum. Ona vereceğiniz parayı çok daha iyi değerlendirebilirsiniz.

Amsterdam’daki Madame Tussauds Müzesi’nin giriş ücreti internetten alındığında 19,5 Euro, gişeden alındığında ise 24,5 Euro. Ziyaret saatleri ise 10:00 – 17:00 arası olmakla birlikte Cuma ve Cumartesi günleri 10:00 – 19:00 saatleri arasında.

Stedelijk Müzesi

Van Gogh Müzesi’ne çok yakın bir yerde bulunan Stedelijk Müzesi, bir nevi çağdaş sanat galerisi gibi. Açıkçası sanata özel bir ilginiz yoksa sıkılacağınızı düşünüyorum. Boş vaktiniz kalırsa gitmeniz daha iyi. Yani listenizin son sıralarında olmalı.

Stedelijk Müzesi’ne giriş ücreti 18,5 Euro olup ziyaret saatleri 10:00 – 18:00 saatleri arasıdır.

Rembrandt Müzesi

Hollandalı ünlü ressam Rembrandt van Rijn, 1606 yılında inşa edilmiş olan bu evi satın alarak 1639-1656 yılları arasında çalışmalarını burada yapmış. 1911 yılında ise bu ev, Rembrandt Müzesi olarak açılarak ressamın hayatı ve çalışmaları ile ilgili insanlara bilgi vermeye başlamış.

Rembrandt Müzesi giriş ücreti 14 Euro ve internetten alınabiliyor. Müzeye girişte ise ücretsiz olarak audio guide alabilirsiniz. Rembrandt Müzesi ziyaret saatleri ise Pazartesi günleri hariç 10:00-18:00 saatleri arası.

Rembrandtplein

19. yüzyıl ortalarına kadar bir pazar yeri olan bu meydan, 1876 yılında ünlü ressam Rembrandt’ın heykelinin dikilmesinden sonra Rembrandtplein olarak adlandırılmış. Günümüzde birçok kafe, restorant, bar ve kulüplerin bulunduğu gece hayatının merkezlerinden biri haline gelmiştir.

Waterlooplein Bit Pazarı

Amsterdam’daki en eski bit pazarıdır ve burada ikinci el birçok şey bulabilirsiniz. Merkezden 9 veya 14 no.lu tramvaya binip Waterloo durağında inmeniz yeterli. Pazar günleri hariç her gün açık.

Anne Frank Evi

Hollanda’da yaşayan Yahudi kökenli bir genç kız olan Anne Frank’ın II. Dünya Savaşı sırasında, Naziler’den iki yıldan fazla saklandığı ev, günümüzde yılda 1 milyon kişinin ziyaret ettiği bir yer haline gelmiş. Bunun da en önemli sebebi, savaş yıllarını yazdığı günlük.

Anne Frank Evi’nde mutlaka görülmesi gerekenler Anne Frank’ın günlüğü, yatak odası, II. Dünya Savaşı ile ilgili belgesel, Peter’in odası gibi bölümler.

Anne Frank Evi giriş ücreti 12,5 Euro, ziyaret saatleri ise her gün 09:00 – 19:00 saatleri arası. Yalnız biletinizi internet üzerinden almanızı tavsiye ederim. Aksi durumda çok sıra beklemek zorunda kalabilirsiniz.

Heineken Experience

Ünlü bira markası Heineken’in 1864 yılında ilk fabrikası olarak kurulduğu tarihi bina günümüzde Heineken Experience adıyla ziyaretçilerine farklı bir deneyim yaşatıyor. Burada Heineken tarihi ve bira yapım aşamalarını öğrenebilir, Heineken biralarından tadabilirsiniz. Bir nevi Dublin‘deki Guinness Brewery Tour benzeri bir deneyim.

Heineken Experience giriş giriş ücreti 18 Euro. Biletinizi internet üzerinden alabilirsiniz.

Bloemenmarkt (Amsterdam Çiçek Pazarı)

Dünyanın en ünlü çiçek pazarlarından biri olan Bloemenmarkt 1862 yılında kurulmuş. Eskiden çiçekleri üreten kişiler tekneleriyle Amstel Nehri üzerinde satış yaptığı yüzen çiçek pazarıymış. Günümüzde satış yapılan stantlar bulundukları yere sabitlenmiş.

Fiyatlar Amsterdam standartlarının biraz üzerinde olsa da çeşit çeşit çiçekler en üst kalitede.

Amsterdam Çiçek Pazarı’na nasıl gidilir derseniz, Amsterdam Centraal Station durağından 1,2,5 veya 24 no.lu tramvaya binip Koningsplein ya da Muntplein durağında inebilirsiniz.

Albert Cuyp Markt

Avrupa’nın en büyük açık pazarı olan Albert Cuyp Market de yine Amsterdam’da gezilip görülmesi gereken yerlerden. Meyve sebzeden, balık ve bisiklete, stroopwaffle’dan giysilere kadar her türlü şeyin bulunabildiği bir yer. Burayı bana Amsterdamlı bir arkadaşım önermişti.

Albert Cuyp Markt, Pazar günleri hariç her gün açık.

Tulip Museum (Lale Müzesi)

Amsterdam’ın batısında bulunan Jordaan bölgesinde bulunan Tulip Museum’a uzun bir yürüyüşün ardından vardım. Burası da Elmas Müzesi gibi küçük ve fazla bir şeyin olmadığı bir yer. Tek ilgimi çeken şey Lale Devri’ni anlatan resim ve Türk seramikleriydi.

Amsterdam Lale Müzesi’ne giriş ücreti 5 Euro, öğrenci iseniz 3 Euro.

Amsterdam’da gezilecek daha birçok yer ve irili ufaklı, her çeşit ve sayısız müze var. En önemli olanlarından bahsetmeye çalıştım.

Johan Cruyff Arena (Amsterdam Arena)

Eğer benim gibi futbolu seven birisiyseniz, hazır Amsterdam’a kadar gelmişken dünyaca ünlü futbol kulübü Ajax FC‘nin stadı olan Johan Cruyff Arena ya da eski adıyla Amsterdam Arena‘yı da ziyaret edebilir, stadyum turuna katılabilirsiniz.

Johan Cruyff Arena stadyum turu giriş ücreti 16 Euro, ancak Amsterdam Card ile giriş ücretsiz.

Detaylı gezi notlarıma Ajax Amsterdam Arena gezi notlarımdan ulaşabilirsiniz.

Amsterdam Gezilecek Yerler Listesi’ni kolaylık olsun diye Google Haritalar’da işaretledim.

Amsterdan Emanet Bagaj

Amsterdam’da emanet bagaj bırakmak için birçok nokta var. Bunlardan birisi Amsterdam Centraal Tren İstasyonu. 2. Platform’a çıkan merdivenlerin yanında “Bagage” yazan yerde emanet bagaj dolapları bulunuyor. Buraya bırakabilirsiniz.

Emanet bagaj ücreti 24 saat için küçük boy dolaplar için (90 x 45 x 40 cm) 7 Euro, büyük boy dolaplar için (90 x 60 x 40 cm) 10 Euro. 

Çantanızı boş bir dolaba koyduktan sonra kırmızı ışık yanacak. Sonrasında kredi kartınızla (nakit kabul olmuyor) 24 saatlik ücreti ödedikten sonra dolap kilitleniyor ve dolap numarasını gösteren bir fiş çıkıyor, onu alıyorsunuz.

Bagajınızı geri almak için ise aldığınız fişi okutuyorsunuz. 24 saatten fazla bir süre geçmişse, sistem bunu otomatik kontrol ediyor ve ekstra ücret ödüyorsunuz. 24 saat içinde alacaksanız dolap otomatik olarak açılıyor.

Amsterdam Centraal Tren İstasyonu’ndaki emanet bagaj bölümü yanlış hatırlamıyorsam 05:00 – 01:00 saatleri arası açık.

Schiphol Havalimanı‘nda ise hem gidiş hem de geliş bölümünde emanet bagaj dolapları bulunuyor. Buradaki işleyiş de aynı Amsterdam Centraal Tren İstasyonu’ndaki gibi. Bunun da ücreti günlük 7-8 Euro. Havalimanı’nın websitesinden hangi noktalarda olduğuna bakabilrsiniz.

Bu saydıklarım dışında Amsterdam’da emanet bagaj hizmeti veren çeşitli firmalar da var. Örneğin, Stasher ve Drop&Go gibi. Bunların günlük fiyatları 4-5 Euro civarı. Websitelerinden kontrol edebilirsiniz.

Amsterdam Gece Hayatı

Amsterdam, Avrupa’da gece hayatının en çılgın yaşandığı yerlerin başında geliyor. Çılgın Amsterdam gece hayatının da başını Red Light District ve coffee shop’lar çekiyor desek yanılmış olmayız sanırım.

Burada şunu belirtmem lazım. Amsterdam’da “cafe” ile “coffee shop”ların birbiriyle karıştırılmaması gerek. Cafe, bildiğimiz çay, kahve içilen pasta, kurabiye gibi şeylerin yenilebildiği yer. Amsterdam’daki Coffee shop ise muhtemelen kahve servisi olsa da aslında marijuana içilen yer demek. Yani kahve içecem diye coffee shop’lara gidip duman altı olmayın.

Amsterdam’da birçok bölge gerek barları, kafeleri gerekse gece kulüpleri bakımından iyi alternatifler sunsa da Amsterdam’daki gece hayatının merkezi daha çok Red Light District, Leidseplein ve Rembrandtplein bölgeleridir.

Red Light District

Amsterdam Gezilecek Yerler kısmında da anlattığım gibi Red Light District, yasalarla güvence altına alınmış hayat kadınlarının çalıştığı bir bölge olup Amsterdam Gece Hayatı denince ilk akla gelen yerlerden.

Burada, camekan alanlarda müşteri çekmek için etkileyici danslar yapan kadınlar bulunuyor. Beğenilen kadının kapısına tıklatıp pazarlığınızı yapıyorsunuz. Red Light District fiyatları genel olarak 15-20 dakikalık seks için 50 Euro’dan başlıyor.

Bu bölgede normal gece kulübü veya bar bulmak biraz zordur. Onun için bu bölgenin dışına çıkmanız gerekir.

Leidseplein

Amsterdam’daki en popüler barların ve gece kulüplerinin bulunduğu bölgedir Leidseplein. Bu bölgeye gelmişken Holland Casino’ya girebilir veya Hard Rock Cafe’de de takılabilirsiniz.

Paradiso Club : Amsterdam’ın en ünlü gece kulüplerinden biri olan Paradiso’da yıl boyunca birçok ünlü şarkıcının konserleri ve DJ’lerin canlı performansı oluyor. Eski bir kilise olan Amsterdam Paradiso giriş ücreti o günkü konser programına göre değişiyor. Programı ve fiyatları websitelerinden takip edebilirsiniz. Üyelik ücreti diye 4 Euro alıyorlar ancak bu fiyat, aldığınız konser biletine dahil.

Paradiso Club’ta içki fiyatları Amsterdam standartlarının bir tık üzerinde diyebilirim. Kokteyller ortalama 10-15 Euro civarı. Bazen bilet fiyatına bir içki ücretsiz oluyor.

Melkweg : Eski bir süt fabrikasından dönüştürülen bir mekan olan Melkweg’in kelime anlamı Samanyolu. Hem müzik/eğlence mekanı hem de kültür merkezi gibi bir yer. İçki fiyatları 10 Euro civarı.

Cafe Amsterdamned : Melkweg’e yakın sayılabilecek bir konumda bulunan Cafe Amsterdamned, yine tavsiye edebileceğim bir mekan. Yaş aralığı genel olarak 20-30 arası. Giriş ücreti olarak 5 Euro veriyorsunuz ve buna bir içki dahil. Ancak gördüğüm kadarıyla içeride sigara içiliyor.

Jimmy Woo : Yine Amsterdam’daki popüler gece kulüplerinden biri olan Jimmy Woo’nun alt katı dans pisti, üst katı ise lounge bar şeklinde. Burada da DJ partileri oluyor. İçki fiyatları abartı değil.

Holland Casino : Amsterdam’da gece hayatı sadece bar ve gece kulüplerinden ibaret değil. Eğer zamanınız varsa Holland Casino’ya kesinlikle uğramanızı tavsiye ederim. Ben akşam saat 22:00 gibi gitmiştim.

Holland Casino’ya normal giriş ücreti 5 Euro, ancak Amsterdam Kartınız varsa herhangi bir ücret ödemiyorsunuz. Onun dışında içeriye girebilmek için mutlaka pasaportunuzun yanınızda olması lazım.

Casino macerama gelecek olursak, 50 Euro değerinde çip alıp bir Blackjack masasına oturdum. Aslında poker oynama niyetim vardı ama uzun sürebileceği için Blackjack oynadım. Sonuç olarak yaklaşık 1,5 saat takıldığım masadan 145 Euro ile kalkmış oldum. Daha küçük miktarlarda oyun isterseniz slot makinelerini deneyebilirsiniz.

Rembrandtplein

Amsterdam’da gece hayatının diğer bir merkezi olan Rembrandtplein’daki mekanlara da zamanınız varsa sizin için uygun olanlara mutlaka uğramalısınız.

Escape Club : Bu mekan daha çok tekno ve elektronik müzik yapan DJ’leriyle öne çıkıyor. Turistik bir club olmasına rağmen yerel halkın da çoğunlukla tercih ettiği yerlerden. Lüks gece kulübü sınıfında olan Escape Club’ın giriş ücreti 17 Euro. İçkiler de haliyle pahalı.

AIR Amsterdam : Bu kulüp de Amsterdam’da çokça tercih edilen yerlerden ancak hem giriş ücreti hem de içecekler çok pahalı. O yüzden pek tavsiye etmiyorum.

Flying Dutchmen Cocktails : İlla gece kulübü değil de barda takılmak isterseniz gayet uygun fiyatlı bir mekan olan Flying Dutchmen Cocktails’e uğrayabilirsiniz. Örneğin, bu mekanda Heineken, Budweiser gibi biralar 5 Euro, Espresso 3,5 Euro, şarap ortalama 10 Euro ve kokteyller ise 12,5 ila 15 Euro arasında.

Door 74 : Çok fazla gürültü olan mekan istemiyorsanız yine Rembrandtplein civarında yer alan Door 74’e de uğrayabilirsiniz. Fiyatları Flying Dutchmen Cocktails ile aşağı yukarı aynı.

Bahsettiğim mekanları aşağıdaki haritada kolayca bulabilirsiniz.

Amsterdam’a Ne Zaman Gidilir ?

Öncelikle Amsterdam her mevsim ayrı güzel olan bir şehir, dolayısıyla uygun fiyatlı uçak bileti bulunduğunda yılın herhangi bir zamanı gidilebilir. Ancak, güzel ve sıcak zamanlar olan Haziran – Ağustos ayları arası tam turist sezonu olduğundan aşırı kalabalık olacaktır. Mümkünse bu tarihlerde gitmeyin.

Mart – Mayıs ayları arası ise tam lale zamanı. Ayrıca Nisan ayında Queen’s Day kutlanıyor. Avrupa’nın en büyük sokak partileri bu zaman yapılıyor. Canlı müziğin yanı sıra şehrin birçok yerine devasa pazarlar kuruluyor.

Kış mevsimi ise şehirde nispeten daha az kalabalık oluyor. Dezavantajı havanın soğuk ve günlerin kısa olması diyebilirim.

Amsterdam’da kışın ne yapılır derseniz, yukarıda saydığım gezilecek yerlerin dışındaki en çılgın görünen aktivite Amsterdam kanallarında veya diğer yerlerde buz pateni yapmak. Aynı zamanda Aralık – Ocak aylarında gittiğinizde, bu dönemde yapılan Amsterdam Işık Festivali‘nde ışık sistemleriyle aydınlatılan binalar, köprüler ve kanalların çevresinde yürümekten keyif alabilirsiniz.

Amsterdam Kaç Günde Gezilir ?

Amsterdam’da gezilecek görülecek çok fazla yer olmasına rağmen ortalama 3 günde şehri çok rahat bir şekilde gezebilirsiniz. Müzeleri ziyaret edebilir, kanallarda tekne turu yapabilir veya bisiklet kiralayıp dolaşabilirsiniz.

Amsterdam’dan Ne Alınır ?

Amsterdam’dan gerek yiyecek olarak gerekse hediyelik eşya olarak alınabilecek birçok seçenek bulunuyor. Bunlardan bazılarını tavsiye edeyim.

Peynir

Hollanda peynirleri şüphesiz dünyanın en popüler peynirlerinden. Şehir merkezindeki dükkanlardan almak yerine, eğer Amsterdam’daki tatiliniz bir Cumartesi gününe denk geliyorsa Noodermarkt‘ta kurulan pazardan veya yakınında bulunan Lindenmarkt‘tan nefis peynirlerden alabilirsiniz.

Stroopwafels

İki ince hamur arasına karamel koyularak pişirilen efsanevi waffle olan Stroopwafels, mutlaka ve mutlaka çantanıza doldurmanız gerekenler listesinin başında olması lazım.

Aslında bir ara BİM mağazalarında da bundan satılıyordu. En son geçen ay sorduğumda artık satmıyoruz demişlerdi. O yüzden her ihtimale karşı almanızı öneririm.

Amsterdam Evleri

Amsterdam’dan alınabilecek hediyelik eşya denince ilk akla gelen Amsterdam Evi şeklinde magnet, çikolata, bisküvi veya daha birçok türde eşyalar alabilirsiniz.

Van Gogh Desenli Eşyalar

Üzerine Van Gogh’a ait resim veya başka eserler bulunan çanta, kupa bardak, bez torba, not defteri vs birçok hediyelik eşya alınabilir. Ben Van Gogh Müzesi’nden üzerinde ressamın tabloları olan 8 farklı magnet paketinden almıştım.

Yel Değirmeni

Yukarıda bahsetmiştim. Hollanda’nın Delft şehrine özgü olan ve mavi-beyaz renk ağırlıklı çanak çömlekler de Amsterdam’dan alınacak popüler hediyelik eşyalardan.

Takunya

Yine Amsterdam’ın en meşhur hediyelik eşyalarından olan takunyalardan da alıp eşe dosta hediye edebilirsiniz.

Lale Soğanları

Dünyada lale üretiminin merkezi olan Hollanda’dan lale soğanı almadan dönmek olmaz. Birçok çeşidini dünyanın başka bir yerinde bulamayabileceğiniz lale soğanlarından almak için gidilebilecek en iyi yer yukarıda da bahsettiğim gibi Bloemenmarkt.

Biraz uzun olan bu yazımda Amsterdam Gezilecek Yerler, Amsterdam Gece Hayatı, Amsterdam’a Ne Zaman Gidilir, Amsterdam’dan Ne Alınır, Amsterdam Kaç Günde Gezilir ve Amsterdam Card fiyatları gibi konulardan elimden geldiğince bahsetmeye çalıştım. Umarım faydalı bir yazı olmuştur.

Seyahat fotoğraflarım ve videolarım için beni sosyal medya hesaplarımdan da takip edebilirsiniz.

INSTAGRAM : @seqununseyahatnamesi

FACEBOOK : https://www.facebook.com/seqununseyahatnamesi

YOUTUBE : http://www.youtube.com/Seqununseyahatnamesi g