Ulcinj Gezilecek Yerler

Nihayet beni en çok zorlayan gezim olan Arnavutluk kısmından sonra sıra geldi Ulcinj’e. Bu yazımda Ulcinj gezilecek yerler, Ulcinj turistik yerler, Ulcinj Kotor ulaşımı, Ulcinj konaklama tavsiyesi, Ulcinj Hakkında Bilgier ve Valdanos koyu ve Ulcinj Kalesi ile ilgili gözlemlerimi anlatmaya çalışacağım.

Ulcinj Hakkında Bilgiler

Türkçe’de Ülgün denen bu beldeyi yerel halk “Ultsin” şeklinde telaffuz ediyor. Gezi planımı yaparken aslında ilk planladığım yer Budva idi. Sonra, yüzme ihtimalini de hesaba katıp daha sakin olacağını düşündüğümden ve Budva’nın herkesçe popüler olduğundan daha az bilinen Ulcinj’e gitmeye karar verdim.

Evliya Çelebi’nin anlatımında Ulcinj (Ülgün diye bahsediyor), Fatih Sultan Mehmet döneminde vezir Hersekoğlu Ahmet Paşa tarafından fethedilmiş. Fetihten sonra, burçları, bedenleri, sağlam kapıları, mazgal delikleri, tüm mühimatlarıyla hazır, bakımlı ve süslü bir kale haline getirilmiş.

İşkodra’dan Ulcinj’e Nasıl Gidilir ?

Arnavutluk İşkodra‘dan Ulcinj’e ulaşım için, İşkodra merkezdeki Hotel Rozafa ile Ebu Bekir Camii arasında kalan Rruga Teuta’nın hemen yanından kalkan transporter minibüslere binmek gerekiyor. Eğer Kolë Idromeno Caddesi’nden geliyorsanız, cadde bitiminde hemen yolun karşısında sayılabilecek bir yerden kalkıyor. Bu güzergah için fiyat 5 Euro ve taşıyacak olan firma Vllazen Lluja. Bu minibüsler saat 06:00’da ve 09:00’da kalkıyor. Sonrasını bilmiyorum. Ben saat 9’dakine binmiştim.

Yine bu noktada Arnavutluk sınırları içerisinde olduğum için ekstra bagaj ücreti vermedim. Eğer yalnız başınıza seyahat ediyorsanız, taksiye falan binmenize gerek yok. Yolculuk sınır geçişi hariç tam 1 saat sürdü.

Ulcinj’den Kotor’a Nasıl Gidilir ?

Ulcinj’te varılan nokta Ulcinj Otobüs Terminali. Burası Stari Grad denen şehir merkezine ( diğer bir deyişle Old Town’a) yaklaşık yarım saat yürüme mesafesinde. O yüzden, otobüsten iner inmez bir sonraki destinasyonunuz neresiyse oraya bilet almanızı öneririm. Ben de öyle yapıp 07:15 Kotor bileti almıştım.

Kotor’a giden firma ismi Zejdin. Bu da minibüs tarzı bir şeydi. Ulcinj – Kotor arası tek yön bilet fiyatı 7,5 Euro. Bunun yanında, valizim için benden 1 Euro para aldılar.

Arnavutluk – Karadağ Sınır Geçişleri

Arnavutluk tarafından gelindiğinde ilk olarak varılan sınır kapısı Muriqan, Karadağ tarafındaki sınır kapısı ise Sukobin. İki tarafta toplam bekleme süremiz ise tam 10 dakika oldu. Karadağ sınırına girdiğimizde pasaportuma baktım, sadece Sukobin tarafı damga basmış.

Özetle, 1 saat yolculuk ve 10 dakika sınır bekleyişi olmak üzere toplamda 1 saat 10 dakikada İşkodra’dan Ulcinj Otobüs Terminali’ne vardım. Bu arada, sınır geçişlerinde yine soru sorma, muhatap olma olayları yok. Sıkıntısız bir şekilde bir sınır geçişi oldu.

Ulcinj Para Bozdurma

Nihayet, Makedon Denarı ve ardından Arnavutluk Lek’i derken kafamızın karışmasına Karadağ sınırlarında son verdik. Çünkü, Karadağ’da kullanılan para birimi – AB üyesi olmamasına rağmen Euro.  O yüzden, yanınızda benim gibi Euro getirdiyseniz Karadağ topraklarında döviz bürosuyla işiniz olmayacak.

Ulcinj Nerede Kalınır ?

Ulcinj’de kaldığım yer Hostel Pirate isimli yer oldu. Ulcinj, bir zamanlar korsanlarıyla ünlü olduğu için hostele bu ismi vermişler. Burası, otobüs terminaline yaklaşık 15 dakika yürüme mesafesinde. Otobüs terminalinden çıktıktan sonra elimdeki haritayı takip etmeme rağmen hosteli bulmakta biraz zorlandım. Meğer bir üst yoldan gitmişim. Sarı renkli bir bina olduğunu bildiğimden üst yoldan kapının önündeki birine seslenip, Hostel Pirate cevabını alınca bayır ve patika bir yoldan aşağıya inmiştim. Eğer bu hostelde kalıyorsanız sizi hostelin köpeği Don karşılayacak. Merak etmeyin hemen arkadaş oluyorsunuz.

4 kişilik odada kahvaltı hariç konaklama ücreti olarak 12 Euro vermiştim. Benden 1 Euro da şehir vergisi aldılar. Ulcinj’e yolunuz düştüğü takdirde kesinlikle bu hostelde kalmanızı tavsiye ediyorum. Hostel sahibi kız Dijana, gerçekten hem sohbeti hem de yardımseverliğiyle müthiş biri. Beni, 2 Kanadalı gezgini ve köpeği Don’u Valdanos denen sahile götürdü. Güzel bir deneyimdi. Gezilecek yerler kısmında Valdanos’tan bahsedeceğim.

Hostelde ayrıca istediğimiz zaman kullanabileceğimiz mutfak ve araç gereçleri var. Genelde buzdolabının en üst rafında yer alan yiyecek ve içecekler ücretsiz. Avustralyalıların çoğunlukta olduğu kaldığım akşam, hep beraber hostel lobisinde kart oyunları oynayıp muhabbet etmiştik. Dijana bize sürekli üst raftan bira takviyesi yapıyordu. Kesinlikle ev ortamı gibiydi. Rezervasyon yapmak için BURAYI tıklayabilirsiniz.

Ulcinj Gezilecek Yerler

Hostelden çıkıp uzun bir cadde olan Kastroiti Skenderbeg Bulvarı boyunca yukarıya yürüyüp Stari Grad’a doğru gittiğim yöne göre anlatacak olursam;

Manajve Türbesi

Türkçesi nedir bilmiyorum ama haritaya bakınca bu isimde görünüyor. Çektiğim resimde de tam ismi belli olmuyor. Sadece Pulti a Muhamed diye bir yazı var.

Bu türbeyi geçip düz yukarıya doğru yürüyünce ortada bir kavşak göreceksiniz. O kavşağa gelinceye kadar ikisi de sağ tarafta olmak üzere iki adet cami bulunuyor. Bu camilerden biri Bregut Camii diğeri de Kyrepazari ya da Vırpazar Camii isminde. İkisi de 18. yüzyıl yapısı.

Bahsettiğim kavşaktan sol aşağıya Rruga Hafız Ali Ulqinaku adı verilen uzunca bir caddedeye dönüp dümdüz devam edip sahile varınca, artık Stari Grad bölgesine varmış bulunuyoruz. Ayrıca, bu caddeye girdikten sonra biraz ilerde Namazgah Camii ve arka taraflarında bir Saat Kulesi yer alıyor.

Mala Plaza

Ulcinj merkeze indiğimizde karşımıza çıkan bu küçük sahile Mala Plaza deniyor. Budva yerine Ulcinj’e geliş amacım aslında yüzmek olsa da havanın çok iyi olmayışı sebebiyle Ohrid’te olduğu gibi burada da yüzemedim. Burası halk plajı gibi bir yer. Bir tane görevliye benzer birine sordum, buraya giriş ve hatta şezlongları kullanmanın ücretsiz olduğunu söyledi. Plajın görüntüsü için aşağıdaki videoya göz atabilirsiniz.

Mala Plaza’nın birkaç kilometre ötesinde iki adet daha plaj bulunuyor. Birisi sadece kadınlara ait Ladies Beach, diğeri de tamamen çıplakların takıldığı Çıplaklar Plajı (Nudist Beach) yer alıyor. Daha güney kısımlara doğru daha uzun plajlar da var ama en ünlüsü Bojana Adası’ndaki Ada Bojana Plajı‘dır.

Denizciler Camii

14. yüzyılda Afrikalı Arap Denizciler tarafından yapılıp 1931’de Sırp güçleri tarafından tamamen yıkılan bu camii 2012 yılında restore edilmiş. Ulcinj sahiline iner inmez sol tarafta karşınıza çıkacak.

Ulcinj Kalesi

Kaleye, tombul U şeklinde küçük bir marinanın yanından geçilip ve Kuzey Kapısı denen kısımdan giriş yapılıyor. Kalede müthiş Adriyatik Denizi manzarasının yanı sıra bir sürü restorant yer alıyor.

Burada yer alan restorantlardan Antigona isimli olanını birçok kişi tavsiye ediyor. Ayrıca, kaleye girdikten sonra az ilerde Rotary International imzalı bir de çeşme bulunuyor. Bilmiyorum belki de Osmanlı’nın yaptığı çeşmenin yerine yapmışlardır.

Kaleye giriş yaptığımızda sağ tarafta yukarıda restorantlar sol tarafta köşede de bir deniz feneri bulunuyor. Biraz daha ilerde de yuvarlak yapı şeklinde iki adet baruthane bulunuyor ama herhangi bir açıklaması yok.

Bu baruthanelere yakın bir yerden çekmiş olduğum müthiş Adriyatik Denizi manzarası da şu şekildeydi :

Ulcinj Arkeoloji Müzesi

Aşağıdan yorucu basamakları çıkarak ulaşılan müze bölgesinde ilk karşımıza çıkan yer, eskiden esirlerin satıldığı Köle Pazarı. Arkeoloji Müzesi aslında içeride bulunan Kilise Camii denen bina.

Ulcinj Arkeoloji Müzesi’nin giriş ücreti 2,5 Euro ve akşam 8’e kadar açık. Ancak, her ne hikmetse ben gittiğimde orada hiçbir görevli yoktu. İçeriye girdim ve hatta sallana sallana tüm bölümleri dolaştım, yine de kimse gelip benden para istemedi.

Yukarıdaki resimde görülen gibi oyuklarda şu an eski Osmanlı topları, mezartaşları ve Roma döneminden kalma çeşitli buluntular yer alıyor. Bunun için çektiğim videoyu izleyebilirsiniz.

Parmaklıklı bölümden girmeden sağ tarafta bir bina yer alıyor. Burada duvara Ulcinj Kalesi’nin bir maketi ve eski zamanlarda çizilmiş olduğunu düşündüğüm gemi resmi var. Arkeoloji Müzesi’nin bulunduğu avluya yani parmaklıkların olduğu yere girmeden hemen duvarda Arapça yazılmış ancak altında Roma rakamları bulunan kitabe gibi birşey bulunuyor. Okuyabildiğim kadarıyla, Roman rakamları 1567 yılını gösteriyor.

İçeriye girdikten sonra yıkık minareli Kilise-Camii adı verilen bu bina Arkeoloji Müzesi olarak kullanılıyor. İçerisi gerçekten bir arkeoloji müzesine göre çok küçük ve bu binaya girişte ta en sonda Osmanlılardan kalma mihrap kısmı var. Müzenin içini görmek için çektiğim videoya BURADAN bakabilirsiniz.

Arkeoloji Müzesi’nin sol tarafında Balšić Kulesi denen kısım Sanat Galerisi olarak kullanılıyor. Ben gittiğimde kapalı olduğu için içinde tam olarak ne olduğunu bilmiyorum. Arkeoloji müzesinin hemen arkasındaki bina ise Etnoğrafya Müzesi. Bu müze için de çektiğim kısa videoyu izleyebilirsiniz.

Arkeoloji Müzesi’nden çıkışta aşağı doğru giden, kısa tünel gibi bir yer var. Burası kalenin diğer girişi. Buradan çıkar çıkmaz sağ tarafta Ulcinj Kalesi’nin sağlam surları, sol tarafta mezarlık, karşıda zeytin ağaçları ve bu zeytin ağaçlarının içinde Sveti Nikola Kilisesi yer alıyor.

Kılıç Ali Paşa Camii

Kalenin bu dediğim arka kapısından çıkıp merkeze doğru yürüyünce karşımıza çıkan camii, yanında hamamı olan 1719 yapımı Ali Paşa Camii’dir. Ulcinj’de yer alan altı adet camiden biridir.

Stari Grad bölgesinde gezdiğim yerler bu kadar. Daha sonra hostele geldiğimde Dijana; beni, Graham ve Robyn adlı iki Kanadalı gezgini ve tabiki köpeği Don’u arabasıyla Valdanos sahiline götürdü.

Valdanos Koyu

Kaldığım hostelden arabayla 15-20 dakika süren Valdanos’a giderken yol boyunca müthiş zenginlikte zeytin ağaçları var. Zaten Ulcinj’in ana zeytin üretim yeri burasıymış. İnternette bir yerde okuduğuma göre aslında bu zeytin ağaçları ta eski Osmanlı vakıflarına aitmiş. Tabi şu an millileştirilmiş.

Biraz daha ilerledikten sonra artık müthiş güzellikteki Valdanos sahiline vardık. Henüz sezon açılmadığı için az ilerideki birkaç işçiden ve bizden başka kimse yoktu. İstanbul’un gürültüsünden sonra buraya gelmek bir an olsun beni sersemletmişti.

Dijana’nın demesine göre, Valdanos aynı zamanda sualtı arkeolojik sit alanı olarak korunuyormuş. Yetkililer, antik dönemlere kadar uzanan sualtı bulgularına rastlamayı umuyorlarmış.

Bu resim de, yukarıda resmi çektiğim yerin birkaç yüz metre ilerisinde Don ile sopa oyunu oynadığımız teras gibi bir alan. Sopayı denize atıp Don’un hiç üşenmeden gidip getirdiği videoyu izlemek için BURAYA bakabilirsiniz.

Karadağ Dili

Karadağ’da kullanılan dil genel olarak Balkanlar’da kullanılan diğer dillere çok yakın diyebilirim. Duyduğum, gördüğüm ve not aldığım bazı kelimeler şunlar oldu :

Ulaz = giriş

Izlaz = Çıkış

Zdravo = Merhaba

Hvala = Teşekkürler

Molim = Lütfen

Kako si = Nasılsın

Dobro jutro = Günaydın

Done si = Getir onu

Hayde = haydi

Ulcinj’de Ne Yenir ?

Ulcinj’de herhangi bir restorantta yemek yemediğim için tavsiye edebileceğim bir yer yok. Ancak, kale içinde Antigona’yı tavsiye edenler var. Onun dışında backpacker takılanlar için bir kaç yerde IDEA adlı süpermarketler mevcut.

Mala Plaza sahilinde ise deneyebileceğiniz bir dönerci yer alıyor. Tombik ekmek içi tavuk döner 2 Euro ve kola 1,5 Euro. Gayet de lezzetliydi. Pizza dilimi de yanlış hatırlamıyorsam 1 Euro idi. Mekanın adı Visar.

Onun dışında Balkanlar’da hemen hemen her yerde Pekara diye geçen pastanelerde satılan nefis böreklerden (Balkan coğrafyasında “burek” deniyor) alabilirsiniz. Özellikle, benim gibi 07:15 Kotor otobüsüne binecekseniz, otobüs terminaline giderken geçilen yolun sağ tarafında bir Pekara var. Erken saatte gideceğinizden taptaze ve sıcacık “burek”leri bulabileceksiniz. Yanlış hatırlamıyorsam tanesi 1 Euro idi.

Ulcinj’de kaldığım zaman zarfında gezip gördüğüm yerler ve gözlemlerim bu şekildeydi. Bir sonraki yazımda Kotor’u anlatmaya çalışacağım.

Ulcinj Araç Kiralama

Ulcinj’de araç kiralama seçeneklerine BURADAN ulaşabilirsiniz.

Seyahat fotoğraflarım ve videolarım için beni sosyal medya hesaplarımdan da takip edebilirsiniz.

INSTAGRAM : @seqununseyahatnamesi

FACEBOOK : https://www.facebook.com/seqununseyahatnamesi

YOUTUBE : http://www.youtube.com/Seqununseyahatnamesi